Bu yazı Türk tarihine damgasını vurmuş, kulaktan kulağa nesillere aktarılmış Göktürk Destanları hakkında özet bir bilgi niteliğindedir.
Göktürk Destanları
Eski Türklerde ‘bozkurt’ bir ongun, kutlu bir semboldür. Destanlarında atalarını kurda benzetir, “kurt ana” dan türemiş olduklarını da söylerler. Bu inanış Göktürklerden önceki Türklerde de, meselâ Hunlarda da vardır. Tarih içinde kurtla ilgili efsaneler değişen, başkalaştırılan anlatımlarla devam edip gelmiştir.
Göktürklerle ilgili bozkurt efsanesini Çin kaynaklarından öğreniyoruz. Çin’in Çu hanedanı tarihinde iki ayrı şekilde rivayet edilmektedir.
Birinci rivayet
Birinci rivâyete göre, Hun soyundan olan Göktürkler, başbuğları Kapanpu’nun idaresinde bulundukları bölgeden ayrıldılar. Kapanpu’nun onaltı kardeşinden birinin annesi kurt id!. Düşmanlar öteki kardeşleri yok etmiş, ama kurttan doğma bu cesur, güçlü kardeş kurtulmuştu . Kurttan olma bu çocuk kendisine iki eş aldı. Bunlardan biri Yaz Tanrıçasının, öteki Kış Tanrıçasının kızı idi. Bu kadınlar ikişer çocuk doğurdular.
Çocukların en büyüğü olan Notuluşe hakan seçildi ve “Türk” adını aldı. “Türk”ün on karısı vardı. Çocuklardan birinin annesi, “dişi kurt” demek olan “Aşma” adını taşıyordu. Onun çocuğu hakan oldu ve o da “Aşma” (Asenaj adını aldı. Göktürkler işte bu “Aşına” soyundan geliyorlardı.
İkinci rivayet
Hunların soyundan olan Göktürkler Aşına adlı bir aileden geliyorlardı. Çoğalıp ayrı ayrı oymaklar halinde yaşarken, “Un” denilen bir ülkeden gelen düşmanların baskınına uğradılar. On yaşında bir çocuktan başka hepsi öldürüldü. Düşman askerleri bu çocuğu öldürmediler ama ayaklarını kırarak bir bataklığın yanına bıraktılar. Yavrularını yitirmiş bir dişi kurt bu yaralı çocuğu etle besleyerek iyileştirdi.
Çocuk büyüyünce kurt ondan gebe kaldı. Bu arada düşmanlar sakat çocuğun yaşadığını öğrendiler. Onu öldürmek üzere aramaya başladılar.
Kurt, çocuğu da alıp kaçtı. Turfan ülkesinin kuzeyindeki bir mağaraya saklandı, Bu mağarada on çocuk doğurdu. Çocuklar büyüyünce civarda rastladıkları kızlarla evlendiler. Kısa zamanda çoğalıp yüz aile oldular. Zamanla bulundukları yer onlara dar gelmeye başladı. Buradan çıkıp Altay dağları eteklerine yerleştiler. Aşına adlı kardeş hakan oldu. Kurt soyundan geldiğini göstermek için çadırının önüne, üzerinde kurt başı bulunan bir bayrak (tuğ) dikti. Bundan sonra Göktürkler “Aşına boyu”, olarak anıldı.