Fatih, İstanbul’u feth edince Ayasofya önüne gelir ve burada yerden aldığı toprağı sarığına serper, sonrasında şehrin kılıç hakkı da olsa yağma edilmesine üzülerek ağlar ve Kritovulos’un yazdığına göre iç çekerek “Nasıl bir şehri talan ve yıkıma terk ettik” der.